Puslu Kıtalar Atlası- İhsan Oktay ANAR


Uzun bir zamandır tabiri caizse diz üstü romanlar okuyanlar için bir çırpıda okunması zor olacak bir kitap. Lakin Alıp bizi kah Kostantiniye’ye kah dilenciler arasına kah günahlarından kaçmak için zaman makinesi icat ettiğini düşünen Ebrehe’nin yanına götüren kitaptır Puslu Kıtalar Atlası. Okurken farklı hikayeler anlatıyor gibi geliyor hatta birleşecek mi nasıl birleşecek derken bir bütün halinde ortaya çıkıyor. İşte yazar tüm maharetini bu birleşmeyi yaparken ortaya koyuyor. Ana karakterlerin etrafında dolanırken bile basit kısa hikayeler anlatıyor. Üstelik okuyucuyu dışarıda bırakmıyor hikayenin içinde hissettiriyor. Descartes’in “düşünüyorum öyleyse varım” ilkesine karşılık Uzun İhsan’ın “Düşündüğüm için ben var değilim, sizler varsınız. Sizler benim zihnimdeki düşüncelerden ibaretsiniz.” diyor. Buradan Ömer Hayyam’ın dizelerini anımsattı bana;
“Ben düşündükçe var dünya, ben yok o da yok.”

İhsan Oktay Anar ile tanışmak bu kitabına ve bu tarihe nasipmiş... Geç kalınmış bir okuma benim için, bundan sonraki eserleri için ise heyacanla bekleyiş olacak.

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kurtlar Sofrası-ATTİLA İLHAN

Grindelwald'ın Suçları- Fantastik Canavarlar